Ana içeriğe atla

“Her Şeyden Çift Yarattık”: Zâriyât 49 Ayeti Üzerine Nihai Ontolojik, Bilimsel ve Teolojik Tahlil

 


“Her Şeyden Çift Yarattık”: Zâriyât 49 Ayeti Üzerine Nihai Ontolojik, Bilimsel ve Teolojik Tahlil






Giriş



Kur’an’ın ifadesiyle:


“Her şeyden çift yarattık ki, düşünüp ibret alasınız.”

(Zâriyât 49 – Diyanet İşleri Başkanlığı Meali)


Bu ayet, ilk bakışta sade gibi görünür. Ancak bu ifadenin ardında, tarih boyunca filozofları, kelâmcıları ve müfessirleri derin tartışmalara sürükleyen çok büyük meseleler vardır:


  • Varlığın mahiyeti
  • Yaratılışın tarzı
  • Çiftlik (zevceyn) sisteminin amacı
  • Allah’ın birliği ve yarattıklarının çokluğu
  • Sudûr teorisiyle Kur’an arasındaki gerilim



Bu makale, Zâriyât 49 ayeti üzerinden bu meseleleri, hem nahvî, hem ontolojik, hem bilimsel, hem kelâmî, hem de felsefî düzlemde derinlemesine ele alır.





1. Dilbilgisel Yorum: “Her Şey” Değil, “Her Şeyden”



Ayetin Arapçası:


“وَمِنْ كُلِّ شَيْءٍ خَلَقْنَا زَوْجَيْنِ”

“Her şeyden çift yarattık…”



Tahlil:



  • “min” edatı, teb’iz içindir: yani “her şeyin hepsini” değil, “her şeyden bazılarını” ifade eder.
  • Bu, birebir simetrik zıtlık değil, türden-türe işlevsel çiftlik anlamına gelir.



Yani ayet “her şeyi çift yarattık” demiyor;

“her şeyden çiftler yarattık” diyor.





2. Ontolojik ve Teolojik Anlam: Neden Her Şeyden Çift?




2.1. Varlıkta Tamamlayıcılık ve Zıtlık



  • Işık–karanlık
  • Madde–antimadde
  • Hayat–ölüm
  • Akıl–nefs
  • Dünya–ahiret



Bu tür çiftlikler, varlığın kendi içinde denge, sınav, tezkiye ve geçicilik (fena) taşıdığını gösterir.



2.2. Allah’ın Tekliği: Zıddı Olmayan Kahredilemez



“De ki: O Allah birdir… O’nun hiçbir dengi yoktur.” (İhlâs 1–4)


Yaratılmışların hepsi çift, yani kahredilebilir.

Ama Allah tektir, zıddı yoktur, kahredilemez.





3. Bilimsel Yansımalar: Fizikte ve Biyolojide Çiftlik




3.1. Madde–Antimadde Annihilasyonu



  • Her parçacığın bir antiparçacığı vardır.
  • Bir araya geldiklerinde birbirlerini yok ederler.
  • Çiftlik, yokluk potansiyelini taşır.




3.2. Genetik ve Evrimsel Mekanizmalar



  • Erkek–dişi yapısı, genetik çeşitliliği sağlar.
  • Ama çiftlik her zaman birebir simetri değil; bazen uyumlu farklılıktır.



Bu da ayetin, yaratılışta bir “denge–asimetrik sistem–hikmet” düzeni olduğunu gösterdiğini anlatır.





4. Tezekkür ve İbret: Ayet Ne Demek İstiyor?



  • İmanî: Her şey çift yaratıldıysa, tek olan ancak Allah olabilir.
  • Aklî: Sabitlik–belirsizlik dengesi, tercihe bağlı bir irade gerektirir.
  • Ahlâkî: İnsan kendi içindeki çiftliklerle yüzleşmeli (nefs–akıl, hidayet–dalâlet).
  • Kelâmî: Mümkin varlıklar kendiliğinden değil, yaratıcıya muhtaçtır.
  • Ahiretî: Dünya ve âhiret bir çiftliktir; biri diğerine kapı açar.






5. Zevceyn ve Kahredilme: Tek Olan Kahredilemez



  • Her şeyin zıddı varsa, her şey kahredilebilir.
  • Allah zıddı olmayan, ezelî ve ebedî olandır.



“Her şeyden çift yarattık” = Her şey fânidir.

Ama Allah, hiçbir şeye benzemediği için bâkidir.





6. Felsefî Arkaplan: Sudûr Teorisi ve “Birden Bir Çıkar” Meselesi




6.1. Sudûrcular Ne Der?



Farabi ve İbn Sina’ya göre:


  • Allah birtir.
  • O’ndan sadece bir şey sudûr edebilir: İlk Akıl.
  • Bu akıl düşünür, ondan ikinci akıl, nefis, felekler vb. çıkar.



Bu sistemde çokluk, Allah’tan değil, ilk akıldan doğar.



6.2. Kur’an’a Uygun mu?



Hayır.


  • Kur’an’da Allah:
    • Dileyen (mürîd),
    • Yaratan (hâlık),
    • Her an yaratışta bulunan (Rahman 29) bir varlıktır.

  • Sudûr ise:
    • Zorunlu taşma,
    • İradesiz sonuç,
    • Fail-i muhtâr olmayan bir Tanrı fikri doğurur.




6.3. Gazâlî’nin Eleştirisi:



“Bu adamların tanrısı, Aristo’nun tanrısıdır.

Kur’an’ın Allah’ı, irade eder ve dilediğini yaratır.”

(Tehâfütü’l-Felâsife)





Sonuç



Zâriyât 49 ayeti, bir cümlelik ilahî beyan, ama arka planında:



  • Varlık teorisi,
  • Kur’an–felsefe çatışması,
  • İrade ve yaratma meselesi,
  • Bilimsel gerçeklikler,
  • Ontolojik düzen,
  • Ve tevhid hakikati vardır.



Her şeyden çift yaratılmıştır çünkü her şey geçicidir.

Ama Allah tektir, zıddı yoktur, ezelîdir, ebedîdir.


“Her şey kahredilir, çünkü çift yaratılmıştır.

Ama Allah kahredilemez, çünkü bir, tek ve benzersizdir.”


“Leallekum tezekkerûn…”

“Düşünüp ibret alasınız.”

(Zâriyât 49)


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bakara Suresi 255(Ayet-el Kürsi), 256,257,258. Ayetlerin Elmalılı Hamdi Yazır Tefsiri

Bakara, 2/255. Ayet  اَللّٰهُ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا هُوَۚ اَلْحَيُّ الْقَيُّومُۚ لَا تَأْخُذُهُ سِنَةٌ وَلَا نَوْمٌۜ لَهُ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَمَا فِي الْاَرْضِۜ مَنْ ذَا الَّذ۪ي يَشْفَعُ عِنْدَهُٓ اِلَّا بِاِذْنِه۪ۜ يَعْلَمُ مَا بَيْنَ اَيْد۪يهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْۚ وَلَا يُح۪يطُونَ بِشَيْءٍ مِنْ عِلْمِه۪ٓ اِلَّا بِمَا شَٓاءَۚ وَسِعَ كُرْسِيُّهُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَۚ وَلَا يَؤُ۫دُهُ حِفْظُهُمَاۚ وَهُوَ الْعَلِيُّ الْعَظ۪يمُ   Allah, O'ndan başka tanrı yoktur; O, hayydir, kayyûmdur. Kendisine ne uyku gelir ne de uyuklama. Göklerde ve yerdekilerin hepsi O'nundur. İzni olmadan O'nun katında kim şefaat edebilir? O, kullarının yaptıklarını ve yapacaklarını bilir. (O'na hiçbir şey gizli kalmaz.) O'nun bildirdiklerinin dışında insanlar O'nun ilminden hiçbir şeyi tam olarak bilemezler. O'nun kürsüsü gökleri ve yeri içine alır, onları koruyup gözetmek kendisine zor gelmez. O, yücedir, büyüktür.  Kur'...

Bakara Suresi 1-5 ayetlerinin Meali ve Elmalılı Hamdi Yazır Tefsiri: 1-Elif. Lâm. Mîm. 2-O kitap (Kur'an); onda asla şüphe yoktur. O, müttakîler (sakınanlar ve arınmak isteyenler) için bir yol göstericidir. 3-Onlar gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar. 4-Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesinkes inanırlar. 5-İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler de ancak onlardır.

Bakara, 2/1. Ayet  الٓمٓ ۚ  Elif. Lâm. Mîm.  Bakara, 2/2. Ayet  ذٰلِكَ الْكِتَابُ لَا رَيْبَۚۛ ف۪يهِۚۛ هُدًى لِلْمُتَّق۪ينَۙ  O kitap (Kur'an); onda asla şüphe yoktur. O, müttakîler (sakınanlar ve arınmak isteyenler) için bir yol göstericidir.  Bakara, 2/3. Ayet  اَلَّذ۪ينَ يُؤْمِنُونَ بِالْغَيْبِ وَيُق۪يمُونَ الصَّلٰوةَ وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ يُنْفِقُونَۙ  Onlar gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar.  Bakara, 2/4. Ayet  وَالَّذ۪ينَ يُؤْمِنُونَ بِمَٓا اُنْزِلَ اِلَيْكَ وَمَٓا اُنْزِلَ مِنْ قَبْلِكَۚ وَبِالْاٰخِرَةِ هُمْ يُوقِنُونَۜ  Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesinkes inanırlar.  Bakara, 2/5. Ayet  اُو۬لٰٓئِكَ عَلٰى هُدًى مِنْ رَبِّهِمْ وَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ  İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler de ancak onlardır.  Kur'an-ı Kerim  T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı Bakara Suresi 1-5 ayetlerinin Elmalılı Hamdi Yazır Tefsiri: ...

Bakara Suresi 21-25. Ayetler Elmalı Hamdi Yazır Meali ve Tefsiri:

Bakara Suresi 21-25. Ayetler Elmalı Hamdi Yazır Meali ve Tefsiri: Meâl-i Şerifi 21- Ey insanlar! Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabb'inize kulluk edin ki (Allah'ın) azabından korunasınız. 22- O (Rabb) ki yeri sizin için bir döşek, göğü de bir bina yaptı. Gökten su indirdi, onunla size rızık olarak çeşitli ürünler çıkardı. Öyleyse siz de, bile bile, Allah'a eşler koşmayın. 23- Eğer kulumuz (Muhammed)a indirdiğimiz (Kur'ân)den şüphe içinde iseniz, haydi onun gibi bir sûre getirin, Allah'tan başka güvendiklerinizin hepsini çağırın; eğer doğru iseniz. 24- Yok yapamadıysanız, ki hiçbir zaman yapamayacaksınız, o halde yakıtı insanlar ve taşlar olan, inkârcılar için hazırlanmış ateşten sakının. 25- İnanıp yararlı işler yapanlara, altlarından ırmaklar akan cennetlerin kendilerine ait olduğunu müjdele! Onlardaki herhangi bir meyveden rızıklandırıldıklarında: "Bu daha önce de rızıklandığımız şeydir" derler ve o rızık birbirinin benzeri olma...

Rad Suresi 2-5. Ayetlerin Meali ve Elmalılı Tefsiri : 2. Görmekte olduğunuz gökleri direksiz olarak yükselten, sonra Arş'a istivâ eden, güneşi ve ayı emrine boyun eğdiren Allah'tır. (Bunların) her biri muayyen bir vakte kadar akıp gitmektedir. O, Rabbinize kavuşacağınıza kesin olarak inanmanız için her işi düzenleyip âyetleri açıklamaktadır. 3. Yeri döşeyen, onda oturaklı dağlar ve ırmaklar yaratan ve orada bütün meyvelerden çifter çifter yaratan O'dur. Geceyi de gündüzün üzerine O örtüyor. Şüphesiz bütün bunlarda düşünen bir toplum için ibretler vardır. 4. Yeryüzünde birbirine komşu kıtalar, üzüm bağları, ekinler, bir kökten ve çeşitli köklerden dallanmış hurma ağaçları vardır. Bunların hepsi bir su ile sulanır. (Böyle iken) yemişlerinde onların bir kısmını bir kısmına üstün kılarız. İşte bunlarda akıllarını kullanan bir toplum için ibretler vardır. 5. (Resûlüm! Kâfirlerin seni yalanla

Rad Suresi 2-5 Ayetler Elmalılı Tefsiri: اَللّٰهُ الَّذ۪ى Allah O'dur ki, رَفَعَ السَّمٰوَاتِ بِغَيْرِ عَمَدٍ gökleri direksiz, dayaksız yüceltti. Ne yapmak ve yükseltmek için iskeleye, ne de manivelaya, ne de dayamak için direk dikmeye muhtaç olmadan sırf kudretiyle yaptı, yükseltti, kaldırdı ve orada tuttu, düşmesini önledi. تَرَوْنَهَا Onları görüyorsunuz. Yani üzerinizde olan gökleri görüp duruyorsunuz: O büyük gök cisimleri öylece direksiz olarak duruyorlar, orada dönüp durduklarını da siz görüyorsunuz. İşte Allah, onlara böyle direksiz ve dayaksız olarak kendi yörüngelerinde ve o kadar yükseklerde hareket kabiliyeti verip, size de gösteren kadiri mutlaktır. Bu manada تَرَوْنَهَا daki zamir "direksiz göklere" racidir. Ve cümle bir yan cümleciktir. Bazı tefsir alimleri bunun عَمَد "amed"e (Amed, amudun veya imadın çoğuludur ve direkler anlamına gelir.) raci ve onun sıfatı olması ihtimalini de dikkate almışlardır ki, o ...

Şüphe yok ki göklerin ve yerin yaradılışında ve gece ile gündüzün ihtilâfında elbette tam akıl sahipleri için açıkça deliller vardır. ﴾Ali İmran 190﴿

إِنَّ فِى خَلْقِ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضِ وَٱخْتِلَٰفِ ٱلَّيْلِ وَٱلنَّهَارِ وَٱلْفُلْكِ ٱلَّتِى تَجْرِى فِى ٱلْبَحْرِ بِمَا يَنفَعُ ٱلنَّاسَ وَمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ مِنَ ٱلسَّمَآءِ مِن مَّآءٍ فَأَحْيَا بِهِ ٱلْأَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا وَبَثَّ فِيهَا مِن كُلِّ دَآبَّةٍ وَتَصْرِيفِ ٱلرِّيَٰحِ وَٱلسَّحَابِ ٱلْمُسَخَّرِ بَيْنَ ٱلسَّمَآءِ وَٱلْأَرْضِ لَءَايَٰتٍ لِّقَوْمٍ يَعْقِلُونَ Şüphesiz, göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde, insanlara yarar sağlayacak şeylerle denizde seyreden gemilerde, Allah'ın gökyüzünden indirip kendisiyle ölmüş toprağı dirilttiği yağmurda, yeryüzünde her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgarları ve gökle yer arasındaki emre amade bulutları evirip çevirmesinde elbette düşünen bir topluluk için deliller vardır.   ﴾Bakara 164﴿   إِنَّ فِى خَلْقِ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضِ وَٱخْتِلَٰفِ ٱلَّيْلِ وَٱلنَّهَارِ لَءَايَٰتٍ لِّأُو۟لِى ٱلْأَلْبَٰبِ Şüphe yok ki göklerin ve yerin yaradılışında ve gece ile gündüzün ihtilâfında e...