Rollerin Değişimi: Batı’nın Yükselişi, İslam’ın Kuşatılışı
Abdullah Kuloğlu
Giriş
- Kısa bir soru: “Bir zamanlar ilmin, hikmetin ve ahlakın merkezi olan İslam dünyası, nasıl oldu da Batı’nın karşısında zayıf kaldı?”
- Tarihsel süreçte yaşanan bu rol değişimi tesadüf müydü, yoksa sistemli bir kırılmanın sonucu muydu?
- Bu yazıda hem iç dinamikler (zaaflarımız), hem dış müdahaleler (oryantalist-sömürgeci projeler) hem de Batı’nın bilinçli inşası ele alınacaktır.
I. Altın Çağ: İslam’ın İlmi Yükselişi ve Batı’nın Karanlığı
- 8–13. yüzyıllar arası: Tefsir, kelam, felsefe, tıp, matematik, astronomi, mühendislik zirvede.
- Kur’an’a ayetlerle bakış, akılla tefekkür, deney ve gözlemle birleşmişti.
- Cezerî, Birunî, Farabî, İbn Sina, Gazâlî, Ali Kuşçu, Takiyyüddin.
- Aynı dönemde Batı: Skolastik düşünceye ve kilisenin dogmalarına mahkûm.
II. Kırılma Noktası: 16. Yüzyılın Sonlarında Ne Oldu?
1.
İçerideki Zayıflama:
- Taklidin içtihada galip gelmesi.
- Hikmetin yerini ezberin alması.
- “Felsefe dinsizliktir” sapmasıyla tabiat ilimlerinin dışlanması.
- Medrese ile teknik bilimlerin kopması.
2.
Batı’da Yükseliş:
- Rönesans ve Reform hareketleriyle kilisenin tahakkümü kırıldı.
- Müslüman ilmi (Endülüs, Haçlı Seferleri sonrası) tercümeyle Batı’ya geçti.
- Ama Batı, İslam’ın tevhid anlayışını almadı. Onun yerine Aristocu metafizikle tanrıyı devre dışı bırakan seküler bir doğa anlayışı geliştirdi.
- Newtoncu determinizm, Descartesçı madde-zihin ayrımı, modern bilim paradigmasını doğurdu.
III. Sistemli Yıkım: Proje Haline Gelmiş Kuşatma
A.
Oryantalizmle zihin işgali:
- Kur’an’ın “tarihsel” okunması,
- Hadis inkârı, mezhep çatışmaları,
- Gelenekle bağın koparılması.
B.
Sömürgeci eğitim projeleri:
- Medreseler itibarsızlaştırıldı, seküler mektepler açıldı.
- Fıkıh ve kelam yerine pozitivist bilim ön plana çıkarıldı.
- Batı, ilim üzerinden zihinsel tahakküm kurdu.
C.
Modern bilimle imaj operasyonu:
- “İslam geri bıraktı, Batı kurtardı” söylemi pompalandı.
- Bu, genç zihinleri kendi değerlerinden utanmaya itti.
- Din dışı bir bilim, iman dışı bir gelecek tahayyül ettirildi.
IV. Gerçek Değişim: İlim, Bizim Terk Ettiğimiz Şeydi
- Batı bilimde ilerlediyse, bizim bıraktığımız yerden yürüdü.
- Newton, Kepler, Galileo, İbn Heysem’in optik teorilerini okuyarak ilerledi.
- “Biz kendi ilmimizi bıraktık, onlar alıp sekülerleştirdi.”
- Ama onlar hakikati değil, faydacılığı tercih etti.
V. Bugün Ne Yapmalı?
- Zihinsel istiklal savaşı başlatılmalı.
- Kelam, metafizik, kozmoloji, fizik yeniden inşa edilmeli.
- Kur’an merkezli ilim zihniyeti ihya edilmeli:
- Tabiat yeniden “ayet” olarak okunmalı,
- Sebepler değil, Müsebbibü’l-Esbab merkeze alınmalı.
- “Modern bilim + vahiy” değil, vahyin rehberliğinde ilim esas alınmalı.
Sonuç
Roller değişti çünkü biz hakikati bıraktık. Onlar alıp şekil verdi ama ruhu öldürdüler. Bugün bize düşen görev; hem ilmin, hem imanın, hem insanlığın izzetini geri kazandıracak yeni bir medeniyet tasavvuru inşa etmektir. Bu, geçmişe öykünmek değil; hakikate dönüş projesidir.
Yorumlar
Yorum Gönder