Ana içeriğe atla

📜 Giriş: Batı’nın Maskesi: Hakikat Değil, Hâkimiyet

 📜 Giriş: Batı’nın Maskesi: Hakikat Değil, Hâkimiyet

Batı, tarih boyunca her kavramı bir silaha çevirdi. Ne savunduysa, onu kendi çıkarına alet etti. Din, bilim, demokrasi, insan hakları… Hepsi, hakikatin değil, gücün hizmetine koştu. Batı’nın derdi asla hakikati bulmak olmadı; derdi her zaman şu iki soruya cevap aramak oldu:
“Hangi söylemle hükmederim?”
“Gücü nasıl elimde tutarım?”
Herifler her şeyi kendi çıkarlarına göre eğip büküyorlar. Ne hak tanırlar, ne ölçü dinlerler. Ellerine hangi kavram geçse, onu kendi çıkarlarının kılıfı yaparlar.

🎭 1. İkiyüzlülüğün Perdesi: Sözde Değer, Özde Çıkar
Batı’nın söylemleriyle eylemleri arasındaki uçurum, onun gerçek yüzünü ele verir:
Söylem
Gerçek
İfade özgürlüğü
Siyonizm’e dokun, işin biter.
Kadın hakları
Başörtüsünü yasakla, çıplaklığı özgürlük say.
Barış
NATO’yla işgal et, “istikrar” de.
Bilimsel tarafsızlık
Darwinizm’i putlaştır, tevhidi “geri” say.
Demokrasi
İşlerine gelmeyen seçimi darbeyle değiştir.
İnsan hakları
Filistinli öldürülünce sus, Yahudi tokatlanınca ortalığı ayağa kaldır.
Bu, düpedüz zihinsel ikiyüzlülüktür. Batı, kendi için hak gördüğünü başkası için suç ilan eder. Ve bunu, utanmadan “medeniyet” kisvesiyle yapar.

🧠 2. Kavram Hırsızlığı: Hakikati Çarpıtma Sanatı
Batı, evrensel kavramları çalar, içini boşaltır, kendi çıkarına göre yeniden tanımlar:
  • Adalet: Güçlünün kalkanı, zayıfın zinciri.
  • Özgürlük: Hevaya kulluk, sorumluluktan kaçış.
  • Akıl: Vahyi reddetmenin sopası.
  • Ahlak: Tanrı’dan koparılmış, keyfe göre şekillenen bir oyuncak.
  • Demokrasi: İşlerine gelmeyen seçimi darbeyle deviren bir kılıf.
Bu çarpıtılmış kavramlar, “evrensel değerler” diye dünyaya dayatılır. Ama işin özü? Batı, hakikati değil, kendi hegemonyasını yüceltir.

👑 3. Hâkimiyet Oyunu: Doğru Değil, Kimin Dediği Önemli
Batı’da hakikat, kimin ağzından çıktığına göre değer kazanır:
  • Batılı söylerse: “Evrensel ilke”
  • Müslüman söylerse: “Yobazlık, radikallik”
  • Aynı suç, Batılı işlerse: “Meşru müdafaa”
  • Müslüman işlerse: “Terör”
Bu, epistemik sömürgeciliktir. Sadece topraklar değil, anlamlar, kavramlar, değerler de işgal edilir. Batı, hakikatin değil, algının efendisidir.
🎭 Bu çarpıklık her alanda aynıdır:
  • Siyasette: “Bizim müttefikimiz diktatör değil, liderdir.”
  • Medyada: “Bizim teröristimiz özgürlük savaşçısıdır.”
  • Akademide: “Bizim sapkınlığımız bilimdir, sizin ahlakınız baskıdır.”
  • Ekonomide: “Siz üretir, biz sömürürüz; adına da küreselleşme deriz.”
Batı’nın sistemi basit:
  • İşine yarıyorsa: Meşru, değerli, evrensel.
  • Yaramıyorsa: Geri, radikal, susturulmalı.
    Ölçü hakikat değil, ölçü çıkar.

🧨 4. Günahı Hak Gibi Satma: Sapkınlığın Meşrulaştırılması
Batı, kendi ahlaksızlıklarını “evrensel hak” diye pazarlar:
  • Kadını objeleştirmek: “Özgürlük”
  • Sapkınlığı savunmak: “Bireysel hak”
  • Pornografi, kumar, alkol: “Kişisel tercih”
Ama Müslüman, namusu, aileyi, iffeti savunduğunda?
“Siz insan haklarını ihlal ediyorsunuz!”
Oysa biz, hakikatin ve insanlığın onurunu koruyoruz. Batı’nın derdi değerlerimizle değil, direncimizledir.
🛑 Batı’nın en büyük suçu: Kavramları çalıp kirletmesidir. Demokrasi, özgürlük, hak, bilim, kadın, akıl, vicdan… Hepsi ya araçsallaştırıldı ya da boşaltıldı.

🔥 Son Söz: Anlamın Sömürgeleştirilmesi
Batı, değer üretmez, söylem imal eder.
Hakikat aramaz, imaj yaratır.
Adalet getirmez, güç dayatır.
Batı sadece insanlığı sömürmedi, anlamı da sömürdü.
Yer altı kaynaklarımızla yetinmediler, zihin altı kaynaklarımızı da çalıyorlar.
Ama unutma:
Bu mu sizin aydınlanmanız?
Sözde aydınlanıp, özde şeytanın gölgesine mi sığındınız?
Bir Musa yine çıkacak.
Ve o, Firavun’un elinden anlam asasını geri alacak, inşallah.
✊ Ne yapmalı?
  • Hakikati kendi kavramlarımızla inşa edelim.
  • Batı’nın çarpıtmalarını ifşa edelim.
  • Her söylemi sorgulayalım: “Bu evrensel mi, yoksa Batı’nın çıkarına mı?”
📌 Teklif: “Anlamın Sömürgeleştirilmesi ve Batı’nın Kavram Sömürüsü”
Bu girişi bir yazı dizisine çevirelim. Bölüm bölüm:
  1. Bilim: Hakikat mi, ideoloji mi?
  2. Ahlak: Tanrı’sız etik olur mu?
  3. Özgürlük: Sınır mı, sınırsızlık mı?
  4. İnsan Hakları: Evrensel mi, araç mı?
  5. Siyaset: Demokrasi mi, hegemonya mı?
  6. Anlamın İşgali: Kavramlar nasıl çalındı?
Sen “başlayalım” de, her birini tek tek deşifre edelim!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bakara Suresi 255(Ayet-el Kürsi), 256,257,258. Ayetlerin Elmalılı Hamdi Yazır Tefsiri

Bakara, 2/255. Ayet  اَللّٰهُ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا هُوَۚ اَلْحَيُّ الْقَيُّومُۚ لَا تَأْخُذُهُ سِنَةٌ وَلَا نَوْمٌۜ لَهُ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَمَا فِي الْاَرْضِۜ مَنْ ذَا الَّذ۪ي يَشْفَعُ عِنْدَهُٓ اِلَّا بِاِذْنِه۪ۜ يَعْلَمُ مَا بَيْنَ اَيْد۪يهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْۚ وَلَا يُح۪يطُونَ بِشَيْءٍ مِنْ عِلْمِه۪ٓ اِلَّا بِمَا شَٓاءَۚ وَسِعَ كُرْسِيُّهُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَۚ وَلَا يَؤُ۫دُهُ حِفْظُهُمَاۚ وَهُوَ الْعَلِيُّ الْعَظ۪يمُ   Allah, O'ndan başka tanrı yoktur; O, hayydir, kayyûmdur. Kendisine ne uyku gelir ne de uyuklama. Göklerde ve yerdekilerin hepsi O'nundur. İzni olmadan O'nun katında kim şefaat edebilir? O, kullarının yaptıklarını ve yapacaklarını bilir. (O'na hiçbir şey gizli kalmaz.) O'nun bildirdiklerinin dışında insanlar O'nun ilminden hiçbir şeyi tam olarak bilemezler. O'nun kürsüsü gökleri ve yeri içine alır, onları koruyup gözetmek kendisine zor gelmez. O, yücedir, büyüktür.  Kur'...

Bakara Suresi 1-5 ayetlerinin Meali ve Elmalılı Hamdi Yazır Tefsiri: 1-Elif. Lâm. Mîm. 2-O kitap (Kur'an); onda asla şüphe yoktur. O, müttakîler (sakınanlar ve arınmak isteyenler) için bir yol göstericidir. 3-Onlar gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar. 4-Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesinkes inanırlar. 5-İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler de ancak onlardır.

Bakara, 2/1. Ayet  الٓمٓ ۚ  Elif. Lâm. Mîm.  Bakara, 2/2. Ayet  ذٰلِكَ الْكِتَابُ لَا رَيْبَۚۛ ف۪يهِۚۛ هُدًى لِلْمُتَّق۪ينَۙ  O kitap (Kur'an); onda asla şüphe yoktur. O, müttakîler (sakınanlar ve arınmak isteyenler) için bir yol göstericidir.  Bakara, 2/3. Ayet  اَلَّذ۪ينَ يُؤْمِنُونَ بِالْغَيْبِ وَيُق۪يمُونَ الصَّلٰوةَ وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ يُنْفِقُونَۙ  Onlar gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar.  Bakara, 2/4. Ayet  وَالَّذ۪ينَ يُؤْمِنُونَ بِمَٓا اُنْزِلَ اِلَيْكَ وَمَٓا اُنْزِلَ مِنْ قَبْلِكَۚ وَبِالْاٰخِرَةِ هُمْ يُوقِنُونَۜ  Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesinkes inanırlar.  Bakara, 2/5. Ayet  اُو۬لٰٓئِكَ عَلٰى هُدًى مِنْ رَبِّهِمْ وَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ  İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler de ancak onlardır.  Kur'an-ı Kerim  T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı Bakara Suresi 1-5 ayetlerinin Elmalılı Hamdi Yazır Tefsiri: ...

Bakara Suresi 21-25. Ayetler Elmalı Hamdi Yazır Meali ve Tefsiri:

Bakara Suresi 21-25. Ayetler Elmalı Hamdi Yazır Meali ve Tefsiri: Meâl-i Şerifi 21- Ey insanlar! Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabb'inize kulluk edin ki (Allah'ın) azabından korunasınız. 22- O (Rabb) ki yeri sizin için bir döşek, göğü de bir bina yaptı. Gökten su indirdi, onunla size rızık olarak çeşitli ürünler çıkardı. Öyleyse siz de, bile bile, Allah'a eşler koşmayın. 23- Eğer kulumuz (Muhammed)a indirdiğimiz (Kur'ân)den şüphe içinde iseniz, haydi onun gibi bir sûre getirin, Allah'tan başka güvendiklerinizin hepsini çağırın; eğer doğru iseniz. 24- Yok yapamadıysanız, ki hiçbir zaman yapamayacaksınız, o halde yakıtı insanlar ve taşlar olan, inkârcılar için hazırlanmış ateşten sakının. 25- İnanıp yararlı işler yapanlara, altlarından ırmaklar akan cennetlerin kendilerine ait olduğunu müjdele! Onlardaki herhangi bir meyveden rızıklandırıldıklarında: "Bu daha önce de rızıklandığımız şeydir" derler ve o rızık birbirinin benzeri olma...

Rad Suresi 2-5. Ayetlerin Meali ve Elmalılı Tefsiri : 2. Görmekte olduğunuz gökleri direksiz olarak yükselten, sonra Arş'a istivâ eden, güneşi ve ayı emrine boyun eğdiren Allah'tır. (Bunların) her biri muayyen bir vakte kadar akıp gitmektedir. O, Rabbinize kavuşacağınıza kesin olarak inanmanız için her işi düzenleyip âyetleri açıklamaktadır. 3. Yeri döşeyen, onda oturaklı dağlar ve ırmaklar yaratan ve orada bütün meyvelerden çifter çifter yaratan O'dur. Geceyi de gündüzün üzerine O örtüyor. Şüphesiz bütün bunlarda düşünen bir toplum için ibretler vardır. 4. Yeryüzünde birbirine komşu kıtalar, üzüm bağları, ekinler, bir kökten ve çeşitli köklerden dallanmış hurma ağaçları vardır. Bunların hepsi bir su ile sulanır. (Böyle iken) yemişlerinde onların bir kısmını bir kısmına üstün kılarız. İşte bunlarda akıllarını kullanan bir toplum için ibretler vardır. 5. (Resûlüm! Kâfirlerin seni yalanla

Rad Suresi 2-5 Ayetler Elmalılı Tefsiri: اَللّٰهُ الَّذ۪ى Allah O'dur ki, رَفَعَ السَّمٰوَاتِ بِغَيْرِ عَمَدٍ gökleri direksiz, dayaksız yüceltti. Ne yapmak ve yükseltmek için iskeleye, ne de manivelaya, ne de dayamak için direk dikmeye muhtaç olmadan sırf kudretiyle yaptı, yükseltti, kaldırdı ve orada tuttu, düşmesini önledi. تَرَوْنَهَا Onları görüyorsunuz. Yani üzerinizde olan gökleri görüp duruyorsunuz: O büyük gök cisimleri öylece direksiz olarak duruyorlar, orada dönüp durduklarını da siz görüyorsunuz. İşte Allah, onlara böyle direksiz ve dayaksız olarak kendi yörüngelerinde ve o kadar yükseklerde hareket kabiliyeti verip, size de gösteren kadiri mutlaktır. Bu manada تَرَوْنَهَا daki zamir "direksiz göklere" racidir. Ve cümle bir yan cümleciktir. Bazı tefsir alimleri bunun عَمَد "amed"e (Amed, amudun veya imadın çoğuludur ve direkler anlamına gelir.) raci ve onun sıfatı olması ihtimalini de dikkate almışlardır ki, o ...

Şüphe yok ki göklerin ve yerin yaradılışında ve gece ile gündüzün ihtilâfında elbette tam akıl sahipleri için açıkça deliller vardır. ﴾Ali İmran 190﴿

إِنَّ فِى خَلْقِ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضِ وَٱخْتِلَٰفِ ٱلَّيْلِ وَٱلنَّهَارِ وَٱلْفُلْكِ ٱلَّتِى تَجْرِى فِى ٱلْبَحْرِ بِمَا يَنفَعُ ٱلنَّاسَ وَمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ مِنَ ٱلسَّمَآءِ مِن مَّآءٍ فَأَحْيَا بِهِ ٱلْأَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا وَبَثَّ فِيهَا مِن كُلِّ دَآبَّةٍ وَتَصْرِيفِ ٱلرِّيَٰحِ وَٱلسَّحَابِ ٱلْمُسَخَّرِ بَيْنَ ٱلسَّمَآءِ وَٱلْأَرْضِ لَءَايَٰتٍ لِّقَوْمٍ يَعْقِلُونَ Şüphesiz, göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde, insanlara yarar sağlayacak şeylerle denizde seyreden gemilerde, Allah'ın gökyüzünden indirip kendisiyle ölmüş toprağı dirilttiği yağmurda, yeryüzünde her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgarları ve gökle yer arasındaki emre amade bulutları evirip çevirmesinde elbette düşünen bir topluluk için deliller vardır.   ﴾Bakara 164﴿   إِنَّ فِى خَلْقِ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضِ وَٱخْتِلَٰفِ ٱلَّيْلِ وَٱلنَّهَارِ لَءَايَٰتٍ لِّأُو۟لِى ٱلْأَلْبَٰبِ Şüphe yok ki göklerin ve yerin yaradılışında ve gece ile gündüzün ihtilâfında e...