Ana içeriğe atla

Bir Eğimin Ardındaki Kudret: Mevsimler, Gece-Gündüz ve İlahi Mizan


Bir Eğimin Ardındaki Kudret:
Mevsimler, Gece-Gündüz ve İlahi Mizan



Hazırlayan: Abdullah Kuloğlu





🌍 Giriş: Dönmek Yetmez, Eğilmek Gerekir



İnsanlık, gökyüzüne baktığında sadece Güneş’in doğup battığını sandı; ama Kur’an bize gökte dönen bir ilahi sistem olduğunu öğretiyor.

Dünya yalnızca dönmez… Eğilmiştir. Ve bu eğiklik, koca bir hayat düzeninin sırrıdır.


Bu yazıda, Dünya’nın yaklaşık 23,5° eğik ekseni sayesinde nasıl bir hayat çarkı döndüğünü, bu düzenin bozulması hâlinde Kasas Suresi’nin işaret ettiği ilahi uyarıların nasıl gerçekleşeceğini ilmî, kelamî ve Kur’ânî açıdan açıklıyoruz.





🧭 1. Eksen Eğikliği Nedir ve Neden Hayatidir?



Dünya, Güneş etrafında dönerken kendi ekseni etrafında da dönmektedir. Bu eksen, yörünge düzlemine dik değil, yaklaşık 23,5° eğiktir.

Bu eğiklik sayesinde:


  • Güneş ışınlarının geliş açısı yıl boyunca değişir,
  • Mevsimler oluşur,
  • Gece ve gündüz süreleri uzayıp kısalır,
  • Tarım döngüsü, hayvan göçleri, biyolojik ritimler işler.



Bu tek ilke, milyonlarca etki üretir.

Bu da fail-i muhtar olan bir Yaratıcıyı gösterir.





📉 2. GRAFİK: Eksenin Eğik Olduğu ve Olmadığı Durum



Aşağıdaki çizim iki durumu karşılaştırmaktadır:




✅ Sol Tarafta: 23,5° Eğik Eksen



  • Dünya’nın ekseni eğik durur.
  • Her mevsimde Güneş’e göre konumu değişir.
  • Mevsimler ve gece-gündüz farkı oluşur.




❌ Sağ Tarafta: Eksen Güneş’e Paralel



  • Dünya’nın ekseni hep aynı yöne bakar.
  • Bir yarımküre sürekli gündüz, diğeri sürekli gece yaşar.
  • Hayat durur. Tıpkı Kasas Suresi 71–72’deki uyarı gibi.






🕳 3. Kur’an’dan Kıyamet Senaryosu: Kasas 71–72



Kur’ân, bu düzenin bir tesadüf olmadığını, bozulması hâlinde felaket doğuracağını açıkça haber verir:


“De ki: Hiç düşündünüz mü, Allah üzerinize geceyi kıyamet gününe kadar aralıksız kılsaydı, Allah’tan başka hangi ilah size aydınlık getirebilirdi? Hâlâ işitmeyecek misiniz?”

(Kasas, 28/71 – Diyanet Meali)


“De ki: Hiç düşündünüz mü, Allah üzerinize gündüzü kıyamet gününe kadar aralıksız kılsaydı, Allah’tan başka hangi ilah geceyi size getirebilirdi ki, onda dinlenesiniz? Hâlâ görmeyecek misiniz?”

(Kasas, 28/72 – Diyanet Meali)


Bu ayetler, astronomik bir felaket senaryosunu mecaz değil, gerçek bir fiziksel ihtimal olarak verir.

Ve şöyle der:


“Ey insan! Bu gece-gündüz dönüşümü senin için yapılmıştır. Şükretmez misin?”





⚖️ 4. Tevhidî Denge: “Mizan” ve “Takdir”



Bu ilahi sistemin rastgele olmadığı açıktır. Zira:


  • Eksen eğikliği daha az olsaydı → Mevsimler silikleşirdi.
  • Daha fazla olsaydı → Aşırı ısınma ve soğumalar yaşanırdı.
  • Hiç olmasaydı → Tek mevsim, tek gündüz/gece → Hayatın çöküşü.



Bu nedenle, Elmalılı Hamdi Yazır’ın tabiriyle:


“Eğiklik, hikmetsizlik değil; hikmetin ta kendisidir.”


Ve Kur’an şöyle buyurur:


“O, her şeyi bir ölçüyle yaratmıştır.”

(Furkan, 25/2)





☀️ 5. Gece ile Gündüzün Uzaması ve İbadet Takvimi



Eksen eğikliği sadece fiziksel değil, dini hayatta da belirleyicidir:


  • Namaz vakitleri değişir,
  • Ramazan orucu gecenin ve gündüzün uzunluğuna göre uzar/kısalır,
  • Hac mevsimi mevsimlere göre farklı zorluklar taşır.



Yani bu mizan, hem dünya hayatı hem de ibadet hayatı için önemlidir.





🌌 6. Bu Bir Hikâye Değil: Diğer Gezegenlerde Gerçekleşmiş Senaryolar



Dünya’daki 23,5° eksen eğikliği, ideal yaşanabilirlik için özel bir ayardır.

Ancak bu durum her gezegende böyle değildir. Diğer gezegenlerdeki eğiklik oranları, bu sistemin tesadüfi değil, tanzimli olduğunu gösterir:

Gezegen

Eksen Eğikliği (°)

Sonuçları ve Durumu

Merkür

~0.03°

Eksen neredeyse dik. Mevsim yok. Gündüz 430°C, gece -180°C. Hayat imkânsız.

Venüs

~177.4° (ters dönüyor)

Eksen neredeyse ters. Gündüz-gece kavramı tersine işliyor. Aşırı sıcaklık ve atmosferik felaketler.

Mars

~25°

Mevsimler var ama çok sert. Kışlar dondurucu, yazlar kavurucu. Atmosfer zayıf, yaşam yok.

Uranüs

~98°

Yan yatmış gibi. Bir kutbu 42 yıl boyunca hep Güneş alıyor, diğer kutup karanlıkta kalıyor. Mevsim değil, felaket yaşanıyor.

Neptün

~28.3°

Sert ve uzun mevsimler. 1 yıl = 165 Dünya yılı. Rüzgarlar saatte 2000 km’ye ulaşabiliyor.



🔭 Uranüs: Kasas Suresi’nin Astronomik Delili



Uranüs, Kur’ân’daki Kasas 71–72 ayetlerinde anlatılan senaryonun göklerde yaşanmış hali gibidir.

Eksen eğikliği yaklaşık 98°’dir. Bir kutbu 42 yıl boyunca sürekli Güneş alır, diğer kutup 42 yıl boyunca zifiri karanlıktadır.


“De ki: Allah geceyi sürekli kılsa, kim size aydınlık getirebilir?

De ki: Allah gündüzü sürekli kılsa, kim size geceyi verebilir?”


Bu bir mecaz değil; gökte yaşanan bir vakıadır.

Uranüs, “Eksen eğikliği ne demek, denge ne kadar kıymetli?” sorusunu göklerden cevaplar:


“Bu bir tesadüf değil, takdirdir.

Bu bir mekanik değil, mizan işidir.”





🔚 Sonuç: Eğiklik Değil, Secde



Bu yazının başında sorduğumuz gibi:


“Dönmek yetmez, eğilmek gerekir.”


Dünya, hem dönerek zaman üretir,

Hem eğilerek denge kurar.

Ve bu dengenin her bir parçası bize şöyle der:


“Sözde aydınlandık diye, özde şeytana kul olup zifiri karanlığa mı mahkûm oldunuz?”





✍️ Son Cümle:



Eksen eğikliği, bir astronomi konusu değil, bir tevhid dersi;

Mevsimler, bir meteoroloji konusu değil, bir marifet kapısıdır.

Eğilmek, Allah’a secde eden bir kainatın hâlidir.

Görmek ve şükretmek ise, kulun işidir.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bakara Suresi 255(Ayet-el Kürsi), 256,257,258. Ayetlerin Elmalılı Hamdi Yazır Tefsiri

Bakara, 2/255. Ayet  اَللّٰهُ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا هُوَۚ اَلْحَيُّ الْقَيُّومُۚ لَا تَأْخُذُهُ سِنَةٌ وَلَا نَوْمٌۜ لَهُ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَمَا فِي الْاَرْضِۜ مَنْ ذَا الَّذ۪ي يَشْفَعُ عِنْدَهُٓ اِلَّا بِاِذْنِه۪ۜ يَعْلَمُ مَا بَيْنَ اَيْد۪يهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْۚ وَلَا يُح۪يطُونَ بِشَيْءٍ مِنْ عِلْمِه۪ٓ اِلَّا بِمَا شَٓاءَۚ وَسِعَ كُرْسِيُّهُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَۚ وَلَا يَؤُ۫دُهُ حِفْظُهُمَاۚ وَهُوَ الْعَلِيُّ الْعَظ۪يمُ   Allah, O'ndan başka tanrı yoktur; O, hayydir, kayyûmdur. Kendisine ne uyku gelir ne de uyuklama. Göklerde ve yerdekilerin hepsi O'nundur. İzni olmadan O'nun katında kim şefaat edebilir? O, kullarının yaptıklarını ve yapacaklarını bilir. (O'na hiçbir şey gizli kalmaz.) O'nun bildirdiklerinin dışında insanlar O'nun ilminden hiçbir şeyi tam olarak bilemezler. O'nun kürsüsü gökleri ve yeri içine alır, onları koruyup gözetmek kendisine zor gelmez. O, yücedir, büyüktür.  Kur'...

Bakara Suresi 1-5 ayetlerinin Meali ve Elmalılı Hamdi Yazır Tefsiri: 1-Elif. Lâm. Mîm. 2-O kitap (Kur'an); onda asla şüphe yoktur. O, müttakîler (sakınanlar ve arınmak isteyenler) için bir yol göstericidir. 3-Onlar gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar. 4-Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesinkes inanırlar. 5-İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler de ancak onlardır.

Bakara, 2/1. Ayet  الٓمٓ ۚ  Elif. Lâm. Mîm.  Bakara, 2/2. Ayet  ذٰلِكَ الْكِتَابُ لَا رَيْبَۚۛ ف۪يهِۚۛ هُدًى لِلْمُتَّق۪ينَۙ  O kitap (Kur'an); onda asla şüphe yoktur. O, müttakîler (sakınanlar ve arınmak isteyenler) için bir yol göstericidir.  Bakara, 2/3. Ayet  اَلَّذ۪ينَ يُؤْمِنُونَ بِالْغَيْبِ وَيُق۪يمُونَ الصَّلٰوةَ وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ يُنْفِقُونَۙ  Onlar gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar.  Bakara, 2/4. Ayet  وَالَّذ۪ينَ يُؤْمِنُونَ بِمَٓا اُنْزِلَ اِلَيْكَ وَمَٓا اُنْزِلَ مِنْ قَبْلِكَۚ وَبِالْاٰخِرَةِ هُمْ يُوقِنُونَۜ  Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesinkes inanırlar.  Bakara, 2/5. Ayet  اُو۬لٰٓئِكَ عَلٰى هُدًى مِنْ رَبِّهِمْ وَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ  İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler de ancak onlardır.  Kur'an-ı Kerim  T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı Bakara Suresi 1-5 ayetlerinin Elmalılı Hamdi Yazır Tefsiri: ...

Bakara Suresi 21-25. Ayetler Elmalı Hamdi Yazır Meali ve Tefsiri:

Bakara Suresi 21-25. Ayetler Elmalı Hamdi Yazır Meali ve Tefsiri: Meâl-i Şerifi 21- Ey insanlar! Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabb'inize kulluk edin ki (Allah'ın) azabından korunasınız. 22- O (Rabb) ki yeri sizin için bir döşek, göğü de bir bina yaptı. Gökten su indirdi, onunla size rızık olarak çeşitli ürünler çıkardı. Öyleyse siz de, bile bile, Allah'a eşler koşmayın. 23- Eğer kulumuz (Muhammed)a indirdiğimiz (Kur'ân)den şüphe içinde iseniz, haydi onun gibi bir sûre getirin, Allah'tan başka güvendiklerinizin hepsini çağırın; eğer doğru iseniz. 24- Yok yapamadıysanız, ki hiçbir zaman yapamayacaksınız, o halde yakıtı insanlar ve taşlar olan, inkârcılar için hazırlanmış ateşten sakının. 25- İnanıp yararlı işler yapanlara, altlarından ırmaklar akan cennetlerin kendilerine ait olduğunu müjdele! Onlardaki herhangi bir meyveden rızıklandırıldıklarında: "Bu daha önce de rızıklandığımız şeydir" derler ve o rızık birbirinin benzeri olma...

Rad Suresi 2-5. Ayetlerin Meali ve Elmalılı Tefsiri : 2. Görmekte olduğunuz gökleri direksiz olarak yükselten, sonra Arş'a istivâ eden, güneşi ve ayı emrine boyun eğdiren Allah'tır. (Bunların) her biri muayyen bir vakte kadar akıp gitmektedir. O, Rabbinize kavuşacağınıza kesin olarak inanmanız için her işi düzenleyip âyetleri açıklamaktadır. 3. Yeri döşeyen, onda oturaklı dağlar ve ırmaklar yaratan ve orada bütün meyvelerden çifter çifter yaratan O'dur. Geceyi de gündüzün üzerine O örtüyor. Şüphesiz bütün bunlarda düşünen bir toplum için ibretler vardır. 4. Yeryüzünde birbirine komşu kıtalar, üzüm bağları, ekinler, bir kökten ve çeşitli köklerden dallanmış hurma ağaçları vardır. Bunların hepsi bir su ile sulanır. (Böyle iken) yemişlerinde onların bir kısmını bir kısmına üstün kılarız. İşte bunlarda akıllarını kullanan bir toplum için ibretler vardır. 5. (Resûlüm! Kâfirlerin seni yalanla

Rad Suresi 2-5 Ayetler Elmalılı Tefsiri: اَللّٰهُ الَّذ۪ى Allah O'dur ki, رَفَعَ السَّمٰوَاتِ بِغَيْرِ عَمَدٍ gökleri direksiz, dayaksız yüceltti. Ne yapmak ve yükseltmek için iskeleye, ne de manivelaya, ne de dayamak için direk dikmeye muhtaç olmadan sırf kudretiyle yaptı, yükseltti, kaldırdı ve orada tuttu, düşmesini önledi. تَرَوْنَهَا Onları görüyorsunuz. Yani üzerinizde olan gökleri görüp duruyorsunuz: O büyük gök cisimleri öylece direksiz olarak duruyorlar, orada dönüp durduklarını da siz görüyorsunuz. İşte Allah, onlara böyle direksiz ve dayaksız olarak kendi yörüngelerinde ve o kadar yükseklerde hareket kabiliyeti verip, size de gösteren kadiri mutlaktır. Bu manada تَرَوْنَهَا daki zamir "direksiz göklere" racidir. Ve cümle bir yan cümleciktir. Bazı tefsir alimleri bunun عَمَد "amed"e (Amed, amudun veya imadın çoğuludur ve direkler anlamına gelir.) raci ve onun sıfatı olması ihtimalini de dikkate almışlardır ki, o ...

Şüphe yok ki göklerin ve yerin yaradılışında ve gece ile gündüzün ihtilâfında elbette tam akıl sahipleri için açıkça deliller vardır. ﴾Ali İmran 190﴿

إِنَّ فِى خَلْقِ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضِ وَٱخْتِلَٰفِ ٱلَّيْلِ وَٱلنَّهَارِ وَٱلْفُلْكِ ٱلَّتِى تَجْرِى فِى ٱلْبَحْرِ بِمَا يَنفَعُ ٱلنَّاسَ وَمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ مِنَ ٱلسَّمَآءِ مِن مَّآءٍ فَأَحْيَا بِهِ ٱلْأَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا وَبَثَّ فِيهَا مِن كُلِّ دَآبَّةٍ وَتَصْرِيفِ ٱلرِّيَٰحِ وَٱلسَّحَابِ ٱلْمُسَخَّرِ بَيْنَ ٱلسَّمَآءِ وَٱلْأَرْضِ لَءَايَٰتٍ لِّقَوْمٍ يَعْقِلُونَ Şüphesiz, göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde, insanlara yarar sağlayacak şeylerle denizde seyreden gemilerde, Allah'ın gökyüzünden indirip kendisiyle ölmüş toprağı dirilttiği yağmurda, yeryüzünde her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgarları ve gökle yer arasındaki emre amade bulutları evirip çevirmesinde elbette düşünen bir topluluk için deliller vardır.   ﴾Bakara 164﴿   إِنَّ فِى خَلْقِ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضِ وَٱخْتِلَٰفِ ٱلَّيْلِ وَٱلنَّهَارِ لَءَايَٰتٍ لِّأُو۟لِى ٱلْأَلْبَٰبِ Şüphe yok ki göklerin ve yerin yaradılışında ve gece ile gündüzün ihtilâfında e...