Ana içeriğe atla

📜 Anlamın Sömürgeleştirilmesi ve Batı’nın Kavram Sömürüsü: Bölüm 1 - Bilim: Hakikat mi, İdeoloji mi?

 📜 Anlamın Sömürgeleştirilmesi ve Batı’nın Kavram Sömürüsü: Bölüm 1 - Bilim: Hakikat mi, İdeoloji mi?

🔥 Giriş: Bilimin Maskesi
Batı, bilimi hakikatin anahtarı gibi sunar. Ama gerçekte ne yapar? Bilimi, kendi ideolojisini dayatmanın bir sopası olarak kullanır. Herifler her şeyi kendi çıkarlarına göre eğip büküyorlar: Bilim dedikleri, çoğu zaman hakikati aramak değil, Batı’nın hegemonyasını sağlamlaştırmak için bir araç. Ne hak tanırlar, ne ölçü dinlerler. Ellerine geçen her kavram gibi, bilimi de kendi çıkarlarının kılıfı yaparlar.

🧠 1. Bilimin Sömürgeleştirilmesi: Hakikatten İdeolojiye
Batı, bilimi “tarafsız” ve “evrensel” diye pazarlar. Ama tarih, bunun böyle olmadığını gösteriyor:
  • Galileo’nun Kilisesi: Orta Çağ’da Kilise, bilimi kendi dogmalarına uydurmaya çalıştı. Galileo’yu engizisyonla susturdu.
  • Aydınlanma’nın Putu: 18. yüzyılda bilim, Tanrı’yı ve vahyi dışlamanın aracı oldu. Akıl, hakikate ulaşmaktan çok, kilisenin otoritesini kırmanın silahıydı.
  • Modern Çağ: Bugün bilim, ateizmin ve materyalizmin hizmetinde. Darwinizm, “bilimsel” diye devlet ideolojisi yapıldı; tevhidi savunanlar “hurafe” damgası yedi.
Batı’nın bilimi, hakikati bulmaktan çok, kendi dünya görüşünü evrensel kılacak bir anlatı inşa eder.

🎭 2. İkiyüzlülük: Bilimsel Tarafsızlık Masalı
Batı, bilimi “tarafsız” diye över, ama işine gelmeyen her fikri susturur:
  • Siyonizm ve Bilim: Siyonist politikaları eleştiren bilim insanları işten atılır, fonları kesilir.
  • Cinsiyet ve Biyoloji: Bilim, “cinsiyet biyolojiktir” dediğinde alkışlanır; ama “cinsiyet rolleri ahlaki bir düzene dayanır” dendiğinde “gerici” olur.
  • İklim ve Kapitalizm: Çevresel felaketleri eleştiren bilim, desteklenir; ama kapitalist sömürüyü sorgulayan bilim, “radikal” diye dışlanır.
Bu ne demek? Bilim, Batı’nın işine yaradığı ölçüde “bilim”dir. İşine yaramazsa, susturulur ya da çarpıtılır.

🧨 3. Bilimin Araçsallaştırılması: Çıkarların Hizmetinde
Batı, bilimi hakikatin değil, hâkimiyetin aracı yaptı:
  • Silah Endüstrisi: Atom bombası, biyolojik silahlar, kimyasal gazlar… Hepsi bilim adına üretildi.
  • Sömürgecilik: 19. yüzyılda “bilimsel ırkçılık”la Afrikalılar ve Asyalılar “aşağı ırk” ilan edildi, sömürgecilik meşrulaştırıldı.
  • Big Pharma: İlaç şirketleri, bilimsel araştırmaları kâr odaklı manipüle eder. Hastalıklar tedavi edilmez, bağımlılık yaratılır.
Bilim, Batı’nın elinde bir hizmetkâr: Çıkarlarına uyarsa “evrensel”, uymazsa “tehlikeli”.

👑 4. Epistemik Sömürgecilik: Bilimin Egemenliği
Batı, bilimi sadece bir yöntem olarak değil, bir ideoloji olarak dayatır:
  • Pozitivizm: “Sadece deneysel olan gerçektir” der, metafiziği ve vahyi reddeder.
  • Sekülerizm: Bilimi, Tanrı’sız bir evrenin kutsal kitabı yapar.
  • Kültürel Hegemonya: Batı dışı bilgi sistemleri (örneğin İslamî tıp, doğu felsefeleri) “bilim dışı” diye aşağılanır.
Bu, epistemik sömürgeciliktir: Batı, sadece toprakları değil, bilginin kendisini de işgal eder. Müslüman bir bilim insanı, tevhidi savunduğunda “yobaz” olur; ama ateist bir bilim insanı, materyalizmi yücelttiğinde “dâhi”.

✊ 5. Ne Yapmalı? Hakikati Geri Almak
Bilimi Batı’nın elinden kurtarmak için:
  • Kendi epistemolojimizi kuralım: İslam, aklı ve bilimi vahyin rehberliğinde yüceltir. İbnü’l Heysem, İbn Rüşd, Farabi gibi âlimler, bilimi hakikatle buluşturdu.
  • Çarpıtmaları ifşa edelim: Bilimsel tarafsızlık masalını sorgulayalım. Her “evrensel” iddiayı test edelim: “Bu kimin çıkarına?”
  • Bilimi ahlaka bağlayalım: Bilim, ahlaktan bağımsız değildir. İnsanlığın hayrına mı, yoksa sömürüye mi hizmet ediyor?

🔥 Son Söz: Bilimin Asası
Batı, bilimi çaldı, içini boşalttı, kendi çıkarlarının kılıcı yaptı. Ama hakikat, kimsenin tekelinde değil. Bilim, Allah’ın ayetlerini anlamanın bir yoludur; Batı’nın ideolojik sopası değil.
Bir Musa çıkacak. Ve o, Firavun’un elinden bilimin asasını geri alacak, inşallah.
📌 Sıradaki Bölüm: Ahlak - Tanrı’sız Etik Olur mu?
Batı, ahlakı Tanrı’dan koparıp keyfiyete indirgedi. Peki, bu “etik” kimin etiğini koruyor? Söyle, devam edelim!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bakara Suresi 255(Ayet-el Kürsi), 256,257,258. Ayetlerin Elmalılı Hamdi Yazır Tefsiri

Bakara, 2/255. Ayet  اَللّٰهُ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا هُوَۚ اَلْحَيُّ الْقَيُّومُۚ لَا تَأْخُذُهُ سِنَةٌ وَلَا نَوْمٌۜ لَهُ مَا فِي السَّمٰوَاتِ وَمَا فِي الْاَرْضِۜ مَنْ ذَا الَّذ۪ي يَشْفَعُ عِنْدَهُٓ اِلَّا بِاِذْنِه۪ۜ يَعْلَمُ مَا بَيْنَ اَيْد۪يهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْۚ وَلَا يُح۪يطُونَ بِشَيْءٍ مِنْ عِلْمِه۪ٓ اِلَّا بِمَا شَٓاءَۚ وَسِعَ كُرْسِيُّهُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَۚ وَلَا يَؤُ۫دُهُ حِفْظُهُمَاۚ وَهُوَ الْعَلِيُّ الْعَظ۪يمُ   Allah, O'ndan başka tanrı yoktur; O, hayydir, kayyûmdur. Kendisine ne uyku gelir ne de uyuklama. Göklerde ve yerdekilerin hepsi O'nundur. İzni olmadan O'nun katında kim şefaat edebilir? O, kullarının yaptıklarını ve yapacaklarını bilir. (O'na hiçbir şey gizli kalmaz.) O'nun bildirdiklerinin dışında insanlar O'nun ilminden hiçbir şeyi tam olarak bilemezler. O'nun kürsüsü gökleri ve yeri içine alır, onları koruyup gözetmek kendisine zor gelmez. O, yücedir, büyüktür.  Kur'...

Bakara Suresi 1-5 ayetlerinin Meali ve Elmalılı Hamdi Yazır Tefsiri: 1-Elif. Lâm. Mîm. 2-O kitap (Kur'an); onda asla şüphe yoktur. O, müttakîler (sakınanlar ve arınmak isteyenler) için bir yol göstericidir. 3-Onlar gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar. 4-Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesinkes inanırlar. 5-İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler de ancak onlardır.

Bakara, 2/1. Ayet  الٓمٓ ۚ  Elif. Lâm. Mîm.  Bakara, 2/2. Ayet  ذٰلِكَ الْكِتَابُ لَا رَيْبَۚۛ ف۪يهِۚۛ هُدًى لِلْمُتَّق۪ينَۙ  O kitap (Kur'an); onda asla şüphe yoktur. O, müttakîler (sakınanlar ve arınmak isteyenler) için bir yol göstericidir.  Bakara, 2/3. Ayet  اَلَّذ۪ينَ يُؤْمِنُونَ بِالْغَيْبِ وَيُق۪يمُونَ الصَّلٰوةَ وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ يُنْفِقُونَۙ  Onlar gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar.  Bakara, 2/4. Ayet  وَالَّذ۪ينَ يُؤْمِنُونَ بِمَٓا اُنْزِلَ اِلَيْكَ وَمَٓا اُنْزِلَ مِنْ قَبْلِكَۚ وَبِالْاٰخِرَةِ هُمْ يُوقِنُونَۜ  Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesinkes inanırlar.  Bakara, 2/5. Ayet  اُو۬لٰٓئِكَ عَلٰى هُدًى مِنْ رَبِّهِمْ وَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ  İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler de ancak onlardır.  Kur'an-ı Kerim  T.C. Diyanet İşleri Başkanlığı Bakara Suresi 1-5 ayetlerinin Elmalılı Hamdi Yazır Tefsiri: ...

Bakara Suresi 21-25. Ayetler Elmalı Hamdi Yazır Meali ve Tefsiri:

Bakara Suresi 21-25. Ayetler Elmalı Hamdi Yazır Meali ve Tefsiri: Meâl-i Şerifi 21- Ey insanlar! Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabb'inize kulluk edin ki (Allah'ın) azabından korunasınız. 22- O (Rabb) ki yeri sizin için bir döşek, göğü de bir bina yaptı. Gökten su indirdi, onunla size rızık olarak çeşitli ürünler çıkardı. Öyleyse siz de, bile bile, Allah'a eşler koşmayın. 23- Eğer kulumuz (Muhammed)a indirdiğimiz (Kur'ân)den şüphe içinde iseniz, haydi onun gibi bir sûre getirin, Allah'tan başka güvendiklerinizin hepsini çağırın; eğer doğru iseniz. 24- Yok yapamadıysanız, ki hiçbir zaman yapamayacaksınız, o halde yakıtı insanlar ve taşlar olan, inkârcılar için hazırlanmış ateşten sakının. 25- İnanıp yararlı işler yapanlara, altlarından ırmaklar akan cennetlerin kendilerine ait olduğunu müjdele! Onlardaki herhangi bir meyveden rızıklandırıldıklarında: "Bu daha önce de rızıklandığımız şeydir" derler ve o rızık birbirinin benzeri olma...

Rad Suresi 2-5. Ayetlerin Meali ve Elmalılı Tefsiri : 2. Görmekte olduğunuz gökleri direksiz olarak yükselten, sonra Arş'a istivâ eden, güneşi ve ayı emrine boyun eğdiren Allah'tır. (Bunların) her biri muayyen bir vakte kadar akıp gitmektedir. O, Rabbinize kavuşacağınıza kesin olarak inanmanız için her işi düzenleyip âyetleri açıklamaktadır. 3. Yeri döşeyen, onda oturaklı dağlar ve ırmaklar yaratan ve orada bütün meyvelerden çifter çifter yaratan O'dur. Geceyi de gündüzün üzerine O örtüyor. Şüphesiz bütün bunlarda düşünen bir toplum için ibretler vardır. 4. Yeryüzünde birbirine komşu kıtalar, üzüm bağları, ekinler, bir kökten ve çeşitli köklerden dallanmış hurma ağaçları vardır. Bunların hepsi bir su ile sulanır. (Böyle iken) yemişlerinde onların bir kısmını bir kısmına üstün kılarız. İşte bunlarda akıllarını kullanan bir toplum için ibretler vardır. 5. (Resûlüm! Kâfirlerin seni yalanla

Rad Suresi 2-5 Ayetler Elmalılı Tefsiri: اَللّٰهُ الَّذ۪ى Allah O'dur ki, رَفَعَ السَّمٰوَاتِ بِغَيْرِ عَمَدٍ gökleri direksiz, dayaksız yüceltti. Ne yapmak ve yükseltmek için iskeleye, ne de manivelaya, ne de dayamak için direk dikmeye muhtaç olmadan sırf kudretiyle yaptı, yükseltti, kaldırdı ve orada tuttu, düşmesini önledi. تَرَوْنَهَا Onları görüyorsunuz. Yani üzerinizde olan gökleri görüp duruyorsunuz: O büyük gök cisimleri öylece direksiz olarak duruyorlar, orada dönüp durduklarını da siz görüyorsunuz. İşte Allah, onlara böyle direksiz ve dayaksız olarak kendi yörüngelerinde ve o kadar yükseklerde hareket kabiliyeti verip, size de gösteren kadiri mutlaktır. Bu manada تَرَوْنَهَا daki zamir "direksiz göklere" racidir. Ve cümle bir yan cümleciktir. Bazı tefsir alimleri bunun عَمَد "amed"e (Amed, amudun veya imadın çoğuludur ve direkler anlamına gelir.) raci ve onun sıfatı olması ihtimalini de dikkate almışlardır ki, o ...

Şüphe yok ki göklerin ve yerin yaradılışında ve gece ile gündüzün ihtilâfında elbette tam akıl sahipleri için açıkça deliller vardır. ﴾Ali İmran 190﴿

إِنَّ فِى خَلْقِ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضِ وَٱخْتِلَٰفِ ٱلَّيْلِ وَٱلنَّهَارِ وَٱلْفُلْكِ ٱلَّتِى تَجْرِى فِى ٱلْبَحْرِ بِمَا يَنفَعُ ٱلنَّاسَ وَمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ مِنَ ٱلسَّمَآءِ مِن مَّآءٍ فَأَحْيَا بِهِ ٱلْأَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا وَبَثَّ فِيهَا مِن كُلِّ دَآبَّةٍ وَتَصْرِيفِ ٱلرِّيَٰحِ وَٱلسَّحَابِ ٱلْمُسَخَّرِ بَيْنَ ٱلسَّمَآءِ وَٱلْأَرْضِ لَءَايَٰتٍ لِّقَوْمٍ يَعْقِلُونَ Şüphesiz, göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde, insanlara yarar sağlayacak şeylerle denizde seyreden gemilerde, Allah'ın gökyüzünden indirip kendisiyle ölmüş toprağı dirilttiği yağmurda, yeryüzünde her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgarları ve gökle yer arasındaki emre amade bulutları evirip çevirmesinde elbette düşünen bir topluluk için deliller vardır.   ﴾Bakara 164﴿   إِنَّ فِى خَلْقِ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضِ وَٱخْتِلَٰفِ ٱلَّيْلِ وَٱلنَّهَارِ لَءَايَٰتٍ لِّأُو۟لِى ٱلْأَلْبَٰبِ Şüphe yok ki göklerin ve yerin yaradılışında ve gece ile gündüzün ihtilâfında e...